Popüler Yayınlar

29 Aralık 2022 Perşembe

YILBAŞI GECESİ VE TEFEKKÜR

YILBAŞI GECESİ VE TEFEKKÜR

 

اَلَمْ يَأْنِ لِلَّذٖينَ اٰمَنُٓوا اَنْ تَخْشَعَ قُلُوبُهُمْ لِذِ كْرِ اللّٰهِ وَمَا نَزَلَ مِنَ الْحَقِّۙ وَلَا يَكُونُوا كَالَّذٖينَ اُو۫تُوا الْكِتَابَ مِنْ قَبْلُ فَطَالَ عَلَيْهِمُ الْاَمَدُ فَقَسَتْ قُلُوبُهُمْؕ وَكَثٖيرٌ مِنْهُمْ فَاسِقُونَ 

 Hadid suresi 16. ayet:  İman edenlerin, Allah’ı anmak ve vahyedilen gerçeği düşünmekten dolayı kalplerinin heyecanla ürperme zamanı gelmedi mi? Onlar daha önce kendilerine kitap verilmiş ve üzerlerinden uzun zaman geçip kalpleri katılaşmış kimseler gibi olmasınlar. Onlardan birçoğu yoldan çıkmışlardır.

يَٓا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُوا لَا تَتَّخِذُوا الْيَهُودَ وَالنَّصَارٰٓى اَوْلِيَٓاءَۘ بَعْضُهُمْ اَوْلِيَٓاءُ بَعْضٍؕ وَمَنْ يَتَوَلَّهُمْ مِنْكُمْ فَاِنَّهُ مِنْهُمْؕ اِنَّ اللّٰهَ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الظَّالِمٖينَ

Maide suresi 51. ayet: Ey iman edenler! Yahudileri ve Hristiyanları veli edinmeyin. Onlar birbirlerinin velileridir. Sizden kim onları dost edinirse şüphesiz o da onlardandır. Allah zalimler topluluğunu hidayete erdirmez.

Hadis:

عن أبي سعيد رضي الله عنه، أنَّ النبي صلى الله عليه وسلم قال: ((لَتَتَّبِعُنَّ سَنَنَ مَنْ قَبْلَكُم شِبْرًا بشبْر، وذراعًا بذراع، حتَّى لو سَلَكُوا جُحْر ضَبٍّ لَسَلَكْتُمُوهُ))؛ قلنا: يا رسول الله؛ اليهودُ والنَّصارى[1]؟ قال النَّبيُّ صلى الله عليه وسلم: ((فَمَن؟!))؛ رواه الشيخان

Muhakkak sizler karış karış, arşın arşın sizden öncekilerin yolunu izleyeceksiniz (onların inançları ve yaşayışlarını ölçü edineceksiniz.) Hatta onlar (insanın giremeyeceği) küçük bir keler deliğine girseler siz de onları takip edeceksiniz. Biz Yâ Rasulallah! Bu bizden kimseler Yahudi ve Hristiyanlar mıdır? diye sorduk. Başka kim olacak? buyurdular. (Buhari ve Müslim’de geçer)

Onların adetlerini, törelerini, törenlerini, bayramlarını, alametlerini, kıyafetlerini, tarzlarını tabi oldukları usulleri, israflarını, günah eğlencelerini katiyyen benimsemeyin kabullenmeyin tutmayın almayın.

Açıklama: Kadi İyad şöyle demiştir: Hadiste geçen karış, arşın, yol, keler deliğine girme gibi ifadeler şeriatın yasakladığı ve kınadığı her türlü hususta onlara uymanın temsili bir anlatımıdır.

Noel Nedir? Hz. İsa Ne Zaman Doğmuştur?

Noel, Latince’de “Tanrı’nın doğum günü” anlamına gelen ve Hz. Îsâ’nın doğum günü kutlamasını ifade eden dies natalis teriminin Fransızca karşılığıdır. Noelin kökeni için milattan önce Pagan dinine mensup kişilerin antik çağlardan beri kutlaya geldikleri 12 günlük kış yıl dönümü bayramı olduğu bilinmektedir. Hristiyanlıktan önce putperest olan Roma İmparatorluğu'nda ise 25 Aralık, güneş tanrısının doğum günü olarak kabul edilip kutladıkları gelenekleridir. Roma İmparatoru Büyük Konstantin’in (1. kostantin), MS 313 yılında Hristiyanlığı kabul etmesiyle diğer pagan gelenekleri gibi güneş gününü de toplumda barışı korumak ve karma bir din oluşturmak adına Hristiyanlığa adapte ettirmiştir.

Hz. İsa'nın doğumundan Hristiyan inancının temelini oluşturan ve Hristiyanlarca kutsal sayılan Kitab-ı Mukaddes'te yalnızca Luka ve Matta İncillerinde bahsedilir.  Luka İncili'ne göre Hz. İsa'nın doğduğu zaman çobanlar çayırlarda sürülerini otlatmakta idiler. Çayır olması için kış ayı olmaması gerekmektedir. Kur’ân’a göre de Hz. Meryem hurmaların taze olduğu bir zamanda doğum yapmıştır.

وَهُزّٖٓي اِلَيْكِ بِجِذْعِ النَّخْلَةِ تُسَاقِطْ عَلَيْكِ رُطَباً جَنِياًّؗ

Meryem suresi 25. ayet: (Şu) hurma ağacını da kendine doğru silkele ki, üzerine taze, olgun hurma ­dökülsün.

Ayette geçen taze olgun hurma diye rutab kelimesi geçmektedir. Bu da hurmanın en son aşamasına verilen isimdir. O bölgede ağustos ayında bu hali almaktadır. Yani Hz. İsa, Kur’ân’ın beyanı ile Luka’ya göre kış ayında doğmamıştır.

Hz. İsa ve ona inanan ilk havariler Yahudi toplumunda doğup büyümüştür. Bu nedenle Yahudi toplumunun bir üyesi olarak ilk Hıristiyanların sünnetli oldukları kabul edilir. Nitekim Hıristiyanlığın Kutsal Kitabı Luka 2/21 de “Sekizinci gün, çocuğu sünnet etme zamanı gelince, kendisine İsa adı verildi. Bu, O'nun ana rahmine düşmesinden önce meleğin O'na vermiş olduğu isimdi” ifadesiyle de Hz. İsa’nın Yahudi kuralları gereği sekiz günlükken sünnet edildiğinden ve ad verildiğinden bahsedilir. Pavlus,  Hıristiyanlığın putperestler arasında yayılmasını kolaylaştırmak için, Yahudi ırkından olmayanların sünnetten muaf tutulmasını istemiş ve bu da “Havariler Konsili”nde kabul edilmiştir. Hz. İsa’nın 8. gün sünnet edildiği Luka’da geçtiğine göre yılbaşı olan 1 ocakta Hz. İsa’nın sünnet kutlaması olarak bazı kiliselerde ayinlerin yapıldığı bilinmektedir.

 

Noel bayramıyla Müslümanın ne alakası var? Yılbaşı israfıyla Müslümanın ne alakası var? Bu bir özentiydi bu bir taklitti. Bu bir benzemeydi. Bu bir çılgınca günah işleme yarışıydı. Geçmiş hayatının hesabını, muhasebesini yapacakken geçmiş hayatı unutmak için sayısız günahlar işlendi, insanımız eğlence adı altında sabahlara kadar sarhoş oldu. Müslümanlara televizyonlarının başında, ister istemez günahları seyrettirerek günahlara özendirdiler, israfa, harcamaya özendirdiler.  Müslümanın kitabında yılbaşı gecesi var mı? Müslümanın kitabında içkiyle eğlenmek var mı? Müslümanın kitabında israf çılgınlığı var mı? Müslümanın gecesinde piyango var mı?

Yüce Allah A’raf suresi 31. ayette   كُلُوا وَاشْرَبُوا وَلَا تُسْرِفُواۚ اِنَّهُ لَا يُحِبُّ الْمُسْرِفٖينَ Yiyin için fakat israf etmeyin. Çünkü Allah israf edenleri sevmez. buyurmaktadır. Müslüman ibadet etmek için abdest alırken bile suyu israf etmekten sakınan bir kimsedir. İbadette bile israftan kaçınmayı sevgili Peygamberimiz (sav) bizlere tavsiye etmiştir. ( Sa"d, “Abdestte de mi israf olur?” diye sorunca, Resûlullah (sav), “Evet, akan bir nehirde(n) bile (abdest alıyor) olsan (israf olur).” diye cevap verdi. İbn Mâce, Tahâret, 48)

Yılbaşı gecelerinde yaşanan aşırılıklar, akıl alacak gibi değildir. Yeni bir yıla girerken üzülmek mi sevinmek mi lâzım? Cinnet geçirircesine işlenen günahlar, lüks harcamalar, israf, bolca tüketilen içkiler, çokça oynanan kumar vs. Aliya İzzetbegoviç:”Savaş ölünce değil düşmana benzeyince kaybedilir.” der.

Ülkemizde öteden beri yılbaşı kutlamalarıyla ilgili olarak yapılan tenkitler ve gösterilen hassasiyet de bundan kaynaklanır. Yılbaşı ve Noel Kutlamaları Neyin Sevincidir? Sevgili Peygamberimiz, Müslümanlara farklı bir kimlik kazandırmak için gönderilmiş bir peygamberdir. Yeme-içme, kılık-kıyafet, hayat tarzı, ekonomik hayat, eğitim, örf ve adet gibi hususlarda başka toplumlara göre farklı olmamızı istemiştir.

 Doğumla başlayıp ölümle son bulan hayatımızı imtihan bilip ona göre yaşamamız gerekmektedir. Ömür, bize tanınmış bir imtihandır. Öylesine bir imtihan ki, her an bitebilir. Ruhumuzu Allah’a isyan ederken mi teslim etmek isteriz, ibadet ederken mi? Bu sebeple Müslüman yılbaşında nefis muhasebesi yapmalıdır.

 

 ما الدنيا في الآخرةِ إلا مثلُ ما يجعلُ أحدُكم إُصْبُعَه في اليَمِّ ، فلْيَنْظُرْ بِمَ يَرْجِعُ

464. Müstevrid İbni Şeddâd radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Âhirete göre dünya, sizden birinizin parmağını denize daldırmasına benzer. O kişi parmağının ne kadarcık bir su ile döndüğüne baksın.” Müslim, Cennet 55

Açıklama: Ebedî olan âhiret hayatıyla, geçici olan dünya hayatı kıyaslandığında, bu dünyada geçirdiğimiz hayatın ne kadar kısa ve değersiz olduğunu bu hadis çok veciz bir şekilde ortaya koyar. Âhiret hayatı uçsuz bucaksız bir deniz, buna karşılık dünya hayatı bu denize bir parmak batırıldığı zaman o parmağa değen su kadardır.

ثُمَّ لَتُسْـَٔلُنَّ يَوْمَئِذٍ عَنِ النَّعٖيمِ Nihayet o gün (size verilen) nimetlerden elbette sorguya çekileceksiniz.

Nefis Muhasebesi Yapmalıyız

يَٓا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُوا اتَّقُوا اللّٰهَ وَلْتَنْظُرْ نَفْسٌ مَا قَدَّمَتْ لِغَدٍۚ وَاتَّقُوا اللّٰهَؕ اِنَّ اللّٰهَ خَبٖيرٌ بِمَا تَعْمَلُونَ

Haşr suresi 18. ayet: Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten (itaatsizlikten) sakının. Herkes yarın için önceden ne göndermiş olduğuna (ne hazırladığına) baksın! Allah’a karşı gelmekten (itaatsizlikten) sakının; şüphesiz Allah yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.

Nefis, insanın istek ve arzu ve ihtiraslarını kapsayan bir kavramdır. Nefis muhasebesi, kişinin kendisiyle yüzleşmesi, kendini kontrol etmesidir. Buna günümüzde otokontrol denilmektedir.

Düşünelim: Oturduğumuz evlerimizde, kullandığımız ev aletlerinde herhangi bir tehlike anında elektrik kaçağını önlemesi için tesisatı yaparken sigorta konularak evlerimiz koruma altına alınıyor.  Elektrikli aletlere de acil bir durum için sigorta konuluyor. Sigorta atarsa devreyi kesiyor, elektrik akımı duruyor. Böylelikle yangının çıkması ve diğer tehlikeler önlenmiş oluyor. Oturduğumuz evin elektrik sigortası oluyor, şalter oluyor ve acil durumda atıyor. Peki vücudumuzda böyle bir sigorta bulunamaz mı? Bizi her türlü ahlaki felaketlerden korumak için bir sigorta olur mu olmaz mı?

Vucudumuzda kötülüklere karşı, cinayetlere karşı, belalara karşı, her türlü soygunlara karşı, rüşvetlere karşı, yağmalara karşı, yalanlara karşı, ahlaksızlığa karşı böyle bir sigortanın bulunması lazım. Ahirete iman etmek, hesap gününe inanmak, öldükten sonrasını düşünmek her türlü harama karşı, ahlaksızlıklara karşı Yüce Allah’ımızın insan vücuduna yerleştirdiği sigortadır. Yani tefekkür etmek, nefis muhasebesi yapmak insanın sigortasıdır.

Bir insan içki içerken ya da herhangi bir günahı işlerken Allah’ı hatırına getirecek, ahiret gününde nasıl o haramın hesabını vereceğini düşünecek, kıyametin dehşetini düşünerek gözünün önüne cehennemin kükremesi gelecek ve sigortası atarak o tefekkür insanı haram işlemekten engelleyecektir.

365 gününüz geçmiş gitmiştir hesabını yaptık mı?

365 gün içerisinde sabah namazını kaçırmayan bir Müslüman var mı içimizde?

365 gün içerisinde kaç tane fakire tasadduk eden insanımız var içimizde?

365 günümüzü nasıl değerlendirdik? Bunun hesabını yapan kaç Müslüman var aramızda?

Özetle: Unutmayalım ki ömür sermayesinden geçen bir yılın sonunda kendini ve yaratılış¸ gayesini unutarak değerlerimizle örtüşmeyen, insan hayatına katkısı olmayan gayri meşru tutum ve davranışlar sergilemek bir mümine asla yakışmaz. Yeni bir yılın ilk saatlerinin başka kültürlere, başka dünyalara ait yılbaşı eğlenceleriyle israfa dönüştürülmesi ne kadar da düşündürücüdür. Sevap-günah, hayır-şer konularında muhasebe yapılması gereken saatlerin, emek harcamadan zengin olmak arzusuyla kumar, piyango gibi şans oyunlarıyla heba edilmesi ne kadar da üzücüdür. Yüce Rabbimiz, ömrümüzün kalan kısmını geçen kısmından daha hayırlı ve bereketli yaşayabilmeyi bizlere nasip eylesin. Hesabını veremeyeceğimiz bir hayat yaşamaktan hepimizi muhafaza eylesin.